Akvaryum, Akvaryum Balıkları, Akvaryum Canlıları, Akvaryum Bitkileri, Balık hastalıkları, Balık Yemleri, Tatlı su akvaryumları, Tuzlu su akvaryumları, Canlı Balık Yemleri, Akvaryum Hesaplamaları

Renk degistiren balik !

Renk degistiren balik !

Oku

Akvaryum Balıkları: Barbus Balıları

Bu aile içinde çok sayıda balık yer alır. Bu aile içindeki balıklar birbirlerine son derece benzemekle birlikte ağızları çevresinde bıyık bulundurup bulundurmamalarıyla ve sahip oldukları bıyık sayısıyla birbirlerinden ayrılır. Bu ayrım şöyle yapılır;

 Hiç bıyık taşımayanlar: Puntius
 Bir çift bıyığı olanlar: Capoeta
 İki çift bıyığı olanlar: Barbodes

Bu balıklar halk arasında yaygın olarak Barbus adıyla anılıp tanınmaktadır. Önemli bazı Barbus türleri şunlardır;

Barbus arulius



Doğal yaşama alanı Güneydoğu Hindistan’dır. Gövdesini kaplayan geniş pullar ve bir çift bıyığı ile bilimsel olarak “Capoeta”lar arasında yer alır. Gövdesine kahverengi egemendir. Bu gövdenin yanlarında yaygın ve dağınık koyu lekeler vardır. Bu türün erkeğine sırt yüzgecinde taşıdığı uzunlamasına siyah çizgilerle dişisinden kolayca ayırmak mümkündür. Yumurtaların büyüklüğü 3 mm kadardır. Elverişli koşullar altında yumurtalar 48 saat içinde çatlar ve yavrular iki gün sonra yüzmeye başlar. Yavruların iri yapılı olması nedeniyle, yüzmeye başlar başlamaz yumurtadan yeni çıkmış artemia larvaları verilebilir.

Barbus conchonius



“Gül renkli barbus”, “yakut renkli barbus” adlarıyla da tanınır. Bunun nedeni, kırmızı rengidir. Doğal yasama alanları; Hindistan, Bengal ve Assam’dır. Boyu doğada 12–15 cm bulur. Akvaryumlarda ise coğunlukla 8 –10 cm kadar olur. Değişken renk özelliğine sahiptir. Pembe renklidir. Kuyruk yüzgeci kökünde koyu renkte benekleri bulunur. Üreme devresi içinde balığın rengi parlak kırmızı bir görünüme kavuşur. Yakut balığı adını bu nedenle almıştır. Dişi erkeğe göre biraz soluk renklidir. 22-26 oC arasında rahatlıkla yaşar. Sakin mizaçlı ve barışçıldırlar. Bununla birlikte duyarlı yapıya sahip balıklarla bir araya konulması sakıncalıdır. Akvaryumda üretilmeleri kolaydır. Barbusların genel üretim yöntemlerine uygun biçimde üretilebilir.

Barbus everetti



“Soytarı barbus” adıyla anılır. Singapur ve Bornea kökenlidir. 14 cm ulaşan büyüklüğüyle iri yapılı barbuslar arasında yer alır. Gövdesi donuk sarı-pembe, göğüs yöresi krem rengidir. Gövdeyi koyu renkte fakat fazla belirgin olmayan dört dikey çizgi süsler. Dişiler erkeklere oranla daha büyük ve açık renkli olur.
Barbus everetti, akvaryum koşulları ve üreme biçimi açısından Barbus conconinusa büyük benzerlikler gösterir. Ancak B. everetti, canlı ve kuru yemin yanı sıra yeşillik yemeyi sever. Bu amaçla onlara, ince kıyılmış marul, pazı, haşlanmış ıspanak gibi bitkisel besinlerin de arada sırada verilmesi gerekir.

Barbus filamentosus



Güneybatı Hindistan, Burma ve Seylan doğada yaşadığı yörelerdir. Büyüklüğü 14 – 15 cm’dir. Genç balıklar, çok çekici yeşil altın rengindedir. Gövdelerine vuran ışık, pullar üzerinde parıltılı yansımalar yaratır. Bu nedenle kendilerine, ışıldayan, yani “Filamentosus” adı verilmiştir. Ancak balık yaşlandığında bu özelliğini yitirir ve zeytin yeşili bir renge bürünür. Balığın kuyruk kısmına doğru koyu renkte bir benek vardır. Erkeğin sırt yüzgeci kırmızı, dişilerinki ise renksizdir. En iyi geliştikleri sıcaklık 23 – 24 oC’dir. pH’ı ise 7 derece, yani asit alkali yönünden nötr olmalıdır. Akvaryumda kolay yumurta döker. Ancak kendi yumurtalarına çok düşkün olmaları nedeniyle yumurta dökümünden önce canlı yemle beslenmelidir.

Barbus lateristriga



Akvaryumlurda görülen en iri Barbuslardan biridir. Doğada yaşayan yaban türlerinin boyu 20 cm, akvaryumda üretilenlerin boyu ise ortalama 14 cm’dir. Nadiren 16 cm’ye erişir. Doğal ortamda yayıldıkları alanlar: Java, Borneo, Sumatra, Malaya ve Taylant’tır.
Birkaç değişik rengi görülür. Daha çok gümüşi renkte veya soluk sarıdır. Nadiren sarı – turuncu renklileri görülür. Balığın gövdesini adeta ortadan ikiye bölen koyu siyah renkte dikey çizgiyi, kuyruk kökünden gelen bir siyah yatay çizgi keser. Bu özelliği onu çekici kılar. Ancak balık yaşlandıkça gövdeyi süsleyen koyu renkli çizgiler griye dönüşür.
Canlı ve hareketli balıklardır. Büyüklükleri nedeniyle geniş akvaryumlar gerektirirler. Canlı yemlere karşı büyük bir düşkünlükleri vardır. İri supiresi, tubifex kurtları ve uygun büyüklükte kıyılmış toprak kurtları, onlar için ideal besinlerdir. Üremeleri tüm Barbus ailesinde olduğu gibidir.

Barbus oligolepis



Sumatra kökenlidir. Ancak 5 cm’ye ulaşabilen boyuyla “Cüce Barbuslar” arasında yer alır. Çok göz alıcı, hareketli ve oyuncu bir türdür. Erkeğin gövdesinin üstü, ışıltılı yeşil-mavi, göğüs ve karnı ise portakal rengidir. Özellikle üreme devresinde, bu portakal rengin yüzgeçlerde de belirgin olduğu görülür. Gövdeyi ayrıca, siyah renkte küçük ve düzensiz çizgiler süsler. Bu çizgiler balığın görünümünü daha da ilginç kılar. Dişiye egemen olan renk ise gri-yeşildir. Yüzgeçler erkeğinin aksine renksizdir.
Bu balıklar her türlü yemi iştahla yer. En iyi geliştikleri sıcaklık 24 oC’dir. Üreme 26–27 oC’de daha kolay gerçekleşir. Diğer türlere oranla akvaryumda daha zor üreme dönemine girer. Bununla birlikte, aradıkları ortam sağlanır, beslenmelerine özen gösterilir ve çift uygun dönem içinde üremeye sokulursa üretimin başarılı ve verimli olmaması için hiçbir neden yoktur.

Barbus schuberti



Büyüklüğü ortalama 6 cm’dir. Balığın tüm gövdesine egemen olan pembe-turuncu renk yer yer açılıp koyulaşır. Ayrıca üreme döneminde daha canlı ve parlaktır. Balığın karın ve göğsü açık eflatun renktedir. Kuyruk kökünde irice siyah bir beneği ve tüm gövdeye yayılan küçük siyah noktaları vardır.
Bu balıklar ailenin pek çok üyesi gibi, asit-alkali yönünden nötr sulardan hoşlanır. Ayrıca akvaryum sularının kireçsiz olmasına özen gösterilmelidir. 24 oC en iyi uyum gösterdikleri sıcaklıktır. Üremeleri 26 oC’de daha kolay gerçekleşir. Canlı yemden hoşlanır. Sürekli kuru yemle besleme sağlıklarını bozar.

Barbus titteya




Bu aile içinde çok sayıda balık yer alır. Bu aile içindeki balıklar birbirlerine son derece benzemekle birlikte ağızları çevresinde bıyık bulundurup bulundurmamalarıyla ve sahip oldukları bıyık sayısıyla birbirlerinden ayrılır. Bu ayrım şöyle yapılır;
 Hiç bıyık taşımayanlar: Puntius
 Bir çift bıyığı olanlar: Capoeta
 İki çift bıyığı olanlar: Barbodes
Bu balıklar halk arasında yaygın olarak Barbus adıyla anılıp tanınmaktadır. Önemli bazı Barbus türleri şunlardır;

Barbus arulius



Doğal yaşama alanı Güneydoğu Hindistan’dır. Gövdesini kaplayan geniş pullar ve bir çift bıyığı ile bilimsel olarak “Capoeta”lar arasında yer alır. Gövdesine kahverengi egemendir. Bu gövdenin yanlarında yaygın ve dağınık koyu lekeler vardır. Bu türün erkeğine sırt yüzgecinde taşıdığı uzunlamasına siyah çizgilerle dişisinden kolayca ayırmak mümkündür. Yumurtaların büyüklüğü 3 mm kadardır. Elverişli koşullar altında yumurtalar 48 saat içinde çatlar ve yavrular iki gün sonra yüzmeye başlar. Yavruların iri yapılı olması nedeniyle, yüzmeye başlar başlamaz yumurtadan yeni çıkmış artemia larvaları verilebilir.

Barbus conchonius



“Gül renkli barbus”, “yakut renkli barbus” adlarıyla da tanınır. Bunun nedeni, kırmızı rengidir. Doğal yasama alanları; Hindistan, Bengal ve Assam’dır. Boyu doğada 12–15 cm bulur. Akvaryumlarda ise coğunlukla 8 –10 cm kadar olur. Değişken renk özelliğine sahiptir. Pembe renklidir. Kuyruk yüzgeci kökünde koyu renkte benekleri bulunur. Üreme devresi içinde balığın rengi parlak kırmızı bir görünüme kavuşur. Yakut balığı adını bu nedenle almıştır. Dişi erkeğe göre biraz soluk renklidir. 22-26 oC arasında rahatlıkla yaşar. Sakin mizaçlı ve barışçıldırlar. Bununla birlikte duyarlı yapıya sahip balıklarla bir araya konulması sakıncalıdır. Akvaryumda üretilmeleri kolaydır. Barbusların genel üretim yöntemlerine uygun biçimde üretilebilir.

Barbus everetti



“Soytarı barbus” adıyla anılır. Singapur ve Bornea kökenlidir. 14 cm ulaşan büyüklüğüyle iri yapılı barbuslar arasında yer alır. Gövdesi donuk sarı-pembe, göğüs yöresi krem rengidir. Gövdeyi koyu renkte fakat fazla belirgin olmayan dört dikey çizgi süsler. Dişiler erkeklere oranla daha büyük ve açık renkli olur.
Barbus everetti, akvaryum koşulları ve üreme biçimi açısından Barbus conconinusa büyük benzerlikler gösterir. Ancak B. everetti, canlı ve kuru yemin yanı sıra yeşillik yemeyi sever. Bu amaçla onlara, ince kıyılmış marul, pazı, haşlanmış ıspanak gibi bitkisel besinlerin de arada sırada verilmesi gerekir.

Barbus filamentosus



Güneybatı Hindistan, Burma ve Seylan doğada yaşadığı yörelerdir. Büyüklüğü 14 – 15 cm’dir. Genç balıklar, çok çekici yeşil altın rengindedir. Gövdelerine vuran ışık, pullar üzerinde parıltılı yansımalar yaratır. Bu nedenle kendilerine, ışıldayan, yani “Filamentosus” adı verilmiştir. Ancak balık yaşlandığında bu özelliğini yitirir ve zeytin yeşili bir renge bürünür. Balığın kuyruk kısmına doğru koyu renkte bir benek vardır. Erkeğin sırt yüzgeci kırmızı, dişilerinki ise renksizdir. En iyi geliştikleri sıcaklık 23 – 24 oC’dir. pH’ı ise 7 derece, yani asit alkali yönünden nötr olmalıdır. Akvaryumda kolay yumurta döker. Ancak kendi yumurtalarına çok düşkün olmaları nedeniyle yumurta dökümünden önce canlı yemle beslenmelidir.

Barbus lateristriga



Akvaryumlurda görülen en iri Barbuslardan biridir. Doğada yaşayan yaban türlerinin boyu 20 cm, akvaryumda üretilenlerin boyu ise ortalama 14 cm’dir. Nadiren 16 cm’ye erişir. Doğal ortamda yayıldıkları alanlar: Java, Borneo, Sumatra, Malaya ve Taylant’tır.
Birkaç değişik rengi görülür. Daha çok gümüşi renkte veya soluk sarıdır. Nadiren sarı – turuncu renklileri görülür. Balığın gövdesini adeta ortadan ikiye bölen koyu siyah renkte dikey çizgiyi, kuyruk kökünden gelen bir siyah yatay çizgi keser. Bu özelliği onu çekici kılar. Ancak balık yaşlandıkça gövdeyi süsleyen koyu renkli çizgiler griye dönüşür.
Canlı ve hareketli balıklardır. Büyüklükleri nedeniyle geniş akvaryumlar gerektirirler. Canlı yemlere karşı büyük bir düşkünlükleri vardır. İri supiresi, tubifex kurtları ve uygun büyüklükte kıyılmış toprak kurtları, onlar için ideal besinlerdir. Üremeleri tüm Barbus ailesinde olduğu gibidir.

Barbus oligolepis



Sumatra kökenlidir. Ancak 5 cm’ye ulaşabilen boyuyla “Cüce Barbuslar” arasında yer alır. Çok göz alıcı, hareketli ve oyuncu bir türdür. Erkeğin gövdesinin üstü, ışıltılı yeşil-mavi, göğüs ve karnı ise portakal rengidir. Özellikle üreme devresinde, bu portakal rengin yüzgeçlerde de belirgin olduğu görülür. Gövdeyi ayrıca, siyah renkte küçük ve düzensiz çizgiler süsler. Bu çizgiler balığın görünümünü daha da ilginç kılar. Dişiye egemen olan renk ise gri-yeşildir. Yüzgeçler erkeğinin aksine renksizdir.
Bu balıklar her türlü yemi iştahla yer. En iyi geliştikleri sıcaklık 24 oC’dir. Üreme 26–27 oC’de daha kolay gerçekleşir. Diğer türlere oranla akvaryumda daha zor üreme dönemine girer. Bununla birlikte, aradıkları ortam sağlanır, beslenmelerine özen gösterilir ve çift uygun dönem içinde üremeye sokulursa üretimin başarılı ve verimli olmaması için hiçbir neden yoktur.

Barbus schuberti



Büyüklüğü ortalama 6 cm’dir. Balığın tüm gövdesine egemen olan pembe-turuncu renk yer yer açılıp koyulaşır. Ayrıca üreme döneminde daha canlı ve parlaktır. Balığın karın ve göğsü açık eflatun renktedir. Kuyruk kökünde irice siyah bir beneği ve tüm gövdeye yayılan küçük siyah noktaları vardır.
Bu balıklar ailenin pek çok üyesi gibi, asit-alkali yönünden nötr sulardan hoşlanır. Ayrıca akvaryum sularının kireçsiz olmasına özen gösterilmelidir. 24 oC en iyi uyum gösterdikleri sıcaklıktır. Üremeleri 26 oC’de daha kolay gerçekleşir. Canlı yemden hoşlanır. Sürekli kuru yemle besleme sağlıklarını bozar.

Barbus titteya




Seylan adasının tatlı sularından akvaryumlara girmiştir. Akvaryum balıklarında pek az görülen değişik renk tonları nedeniyle “kiraz barbus” adıyla anılır. Kiraz rengini anımsatan sarı pembe bir renk tüm gövdeye hâkimdir. Nadiren kırmızı renklileri görülür. Bu kiraz renkli gövdeyi, ağızdan başlayan, göz üzerinden geçerek kuyruk köküne devam eden, inişli çıkışlı uçlarıyla grafiği anımsatan titrek bir çizgi süsler.
Barbus titteya, küçük Barbuslar arasında yer alır. Son derece uysal, barışçıl ve karma akvaryumlar için elverişlidir. Üretilmelerindeki kolaylık nedeniylede, akvaryuma yeni başlayan için önerilebilecek bir türdür.
Üretimleri, Barbusların genel üretimine uyar. Ancak erkeğin çok etkin olması nedeniyle alışılmışın dışında, bir erkeğe iki dişi koymak daha iyi sonuç vermektedir. En iyi geliştikleri sıcaklık 23 – 26 oC’dir. Akvaryum sularının pH’ı 7, DH’ı ise 4 – 8 derece arasında olmalıdır. Yani yumuşak ve asit-alkali yönünden nötr sulardan hoşlanır. Kuru yemle beslenebilirlerse de haftada bir iki kez canlı yem verilmesi, sağlıkları ve gelişimleri açısından zorunludur.

Barbus tetrazona



Doğal yaşama alanı Sumatra ve Borneo olan bu balık, akvaryumseverler arasında çok beğenilen ve yaygın olarak yetiştirilen bir türdür. Renk ve desen benzerliği kadar hareketlerindeki çabukluk nedeniyle de “kaplan barbus” takma adıyla tanınır. Dekoratif oluşlarından başka, çok hareketlidirler, ani dalış ve çıkışlar, sert ve keskin dönüşler yapar.
Çok hareketli olmalarına karşın saldırgan değildir. Ancak, “Skalarya” ve “Gromi”ler gibi saçak kuyrukları ve uzantıları olan balıklara sataşıp rahatsız eder. Böyle balıkların bulunmadığı karma akvaryumlara konulabilir. En iyi bağdaştıkları diğer balıklar arasında, Zebra, Penguen, Tetrableck, Neon balığı ve benzerleri sayılabilir.
Bu balık, renk ve büyüklük açısından bazı çeşitlenmeler gösterir. İri türlerin boyu 7,5 – 8 cm’dir fakat çoğunluğunun 5 cm boyundadır. Gövdeye egemen olan temel renk, çoğunlukla açık sarı – pembedir. Ancak canlı turuncu renkte ve parlak kırmızı yüzgeçli olanlar da vardır. Bazı türlerde ise gövdeyi kaplayan pulların saydam olması nedeniyle balık, iç organları görülebilen saydamlıktadır.
Bütün bu çeşitlenmelerin tümünde, dört geniş ve koyu siyah çizgi gövdeyi dikey doğrultuda geçerek süsler. Bu çizgilerden birincisi göz üzerinde, ikinci ve üçüncüsü sırt yüzgecinin hemen başlangıcında ve sonunda dördüncüsü ise kuyruk kökünde bulunur. Sırt yüzgeçlerinin gövdeye yakın olan büyük bir bölümü de siyah renktedir. Diğer yüzgeçler ve sırt yüzgecinin kenarı bazı türlerde çok canlı kırmızı, bazılarında açık pembe, bazılarında ise renksizdir. Tetrazonlar, 23–25 oC arasındaki sıcaklıkta, bekletilmiş kireçsiz nötr sular ve canlı yemlerden hoşlanır.

Barbus pentazona



Kısaca “Pentazon” adıyla tanınır. “Tetrazon”a her bakımdan çok benzer ve ondan yalnızca gövdesini süsleyen dikey bant sayısının dört yerine beş oluşuyla ayrılır. Gövdeyi süsleyen koyu rekli dikey bantların Tetrazona oranla daha ince oluşu da hemen göze batan özelliklerinden biridir. Barbus pentazona, güney Çin ve Malaysiya kökenlidir. Tetrazon ile akrabalıkları vardır. Bu nedenle, yaşama, beslenme ve üreme özellikleriyle ona büyük benzerlik gösterir.

Barbus nigrofasciatus



Tanındığı diğer adı “Kara Yakut” tur. Anavatanı Seylan olan bu balık, ailesinin en güzel üyelerinden biridir. 5–6 cm uzunluğundadır. Geniş yapılı olan gövdesini, Tetrazonda olduğunca dört dikey bant süsler. Ancak bu renk özelliği değişkendir. Üreme devresi içinde bu bantlar kaybolur. Balığın rengi büyük bir bölümüyle koyu kırmızıya dönüşür. Baş, göğüs ve karın yöresi üzerinde altın parıltısıyla ışıldayan benekleri bulunan bu kırmızı alan, sırt kuyruk ve yüzgeçleri kaplıyan siyah kısım, yarattığı zıtlıkla daha da çekicidir. Dişiler daha soluk renkleriyle kolayca tanınır. Yaşama, beslenme ve üremeleri, ailenin diğer küçük yapılı üyelerine tam bir uyum gösterir.

Barbus gelius



Altın Barbus adıyla tanınır. Ana yurdu, Orissa, Bengal ve Assam gibi uzak doğu ülkeleridir. Boyları, ortalama 3 cm kadardır. Doğada bile 5 cm den büyüklerine rastlanmaz. Bıyıkları yoktur. Gövdelerine egemen olan altın sarısı renkleri nedeniyle Altın Barbus adıyla tanınır. Gövdenin yanlarında düzensiz siyah benekler görülür. Üreme devrelerinin dışında cinsiyet ayırımı yapmak biraz güçtür. Dişisi erkeğine oranla biraz daha iridir ve üreme zamanı karnı belirgin biçimde şişkinleşir.
Barbuslann genel üretim yöntemleriyle kolayca yavru alınır. Yumurtalar 24 saat içinde çatlar ve yavrular serbest olarak yüzmeksizin 48 saat kadar bulundukları yerde asılı kalırlar. Bu süre içinde vitellus keselerindeki besini tüketerek gelişimlerini tamamlar ve serbest olarak yüzmeye başlar. Yavruların bakım ve beslenmeleri Tetrazonlarda olduğu gibidir.

Barbus hustaerti



Doğal yaşama alanı, Afrika’da Aşağı Kongo Havzası’dır. Canlı ve zengin renk düzenindeki benzerlik nedeniyle “kelebek balığı” adıyla anılır. Amerika ve Avrupa’da yaygındır. Gövdelerinin temel rengi, yer yer altın rengi parıltılara sahip sarı-esmerdir. Göğüs ve karın yöresi gümüş rengi, yüzgeçler ise parlak turuncudur. Gövdede, biri solungaç kapaklarının hemen bitiminde, biri gövdenin tam ortasında, diğeri kuyruk kökünde olmak üzere koyu siyah renkte üç leke vardır. Ayrıca erkeklerin sırt ve anal yüzgeçlerinin sonları siyah lekelidir. Dişilerde ise bu leke görülmez.
Bu balıkların sularının asit-alkali açısından pH 7 yani nötr, sertliğinin ise 2 DH olması zorunludur. Aksi hâlde akvaryumda yaşatılmaları mümkün olmaz. En iyi geliştikleri sıcaklık 26 – 28 oC’dir. Beslenmelerinde kuru yemden de yararlanılabilir, bununla birlikte özelikle canlı yemden hoşlanır.

Oku

Akvaryum için : Hava Pompası / Hava Motoru

Akvaryum için : Hava Pompası / Hava Motoru

Hava Pompası / Hava Motoru

Akvaryum hava pompaları kullanımı yaygın ,basit mantıkta,çok yönlü kullanım sahasına sahip, bu hobiye gönül vermiş herkesin muhakkak elinden geçirdiği ,kullandığı cihazlardır. Çalışma mantığı en basit ifadeyle dış ortamdaki havayı içindeki mekanik sistem sayesinde akvaryum ortamına aktarmayı sağlar. Suda oluşturduğu kabarcıklar sayedinde ,sudaki gaz alışverişini sağlayarak canlılarınız için gerekli sirkülizasyonu sağlarlar. Çoğunlukla su yüzeyinde yaptığı dalgalanmalarla bu işi gerçekleştirirken kabarcıkların yüzeye ulaşana kadar yaptığı gaz değişimleri de göz ardı edilemez. Kabarcık miktarı ne kadar fazla ve boyutları ne kadar küçükse ,gaz değişimleri de o kadar yoğun olur. Kabaca suya oksijen desteği sağlandığı söylense de dış ortamdaki gaz yoğunluğu neyse onu da ortama aktaran bir mekanizmadır. Örneklemek gerekirse sigara içilen veya havasız bir mekanda balıklarınız da aynı kirli havayı solumuş olacaktır.
Genel kullanımdaki hava pompaları çok ses çıkarmazlar 1 veya çoklu çıkışlı modelleri yaygın olarak bulunabilir. Küçük veya orta ölçekli akvaryumlarda tercih sebebidir. Eğer petshop/akvaryumcu veya bir hobihane sahibiyseniz daha gürültülü çalışan pistonlu hava pompalarına geçme ihtiyacı duyabilirsiniz. Tek çıkıştan gelen havayı bölerek onlarca akvaryuma ancak bu şekilde tasarruflu olarak hava verilebilirsiniz. Seyahate çıktığınızda veya bir balık ticaretinde balık alıp satarken çok pahalı olmayan pilli hava pompaları da kullanılmaktadır. İhtiyacınıza göre hava pompası edinmelisiniz.

Kullanım amacı sadece hava transferleriyle kısıtlı olmayan bu cihazların işlevlerine şöyle bir göz atalım;

Havalandırma
Tüm canlılarda olduğu üzere akvaryumda barındırdığımız balık,bitki ,kabuklu kabuksuz tüm canlılar da yaşamak için oksijene ihtiyaç duyarlar. Balıklarımız suda çözünen oksijeni solungaçları vasıtasıyla vücutlarına alırlar. Herhangi bir hava pompası olmadan da su yüzeyinden gaz değiş tokuşları gerçekleşir. Fakat bu çoğunlukla barındırdığımız canlıların yoğunluğu itibariyle yeterli olamayabiliyor. Hava taşı ve hava pompası desteğiyle gaz değişimlerini hızlandırarak ve yoğunlaştırarak daha güvenli bir ortam sağlıyoruz. İhtiyaca ve dekorasyon amacına hizmeten çok çeşitli şekillerde ,büyüklüklerde ve gözenek kalınlılarında hava taşları mevcuttur. En popüler kullanımda olanları sıkıştırılmış kumdan yapılan muhtemelen adını buradan almış taşlardır. Dayanıklı odundan yapılan veya tamamen plastikten üretilen tipleri de mevcuttur.

Dekorasyon / Süs

Bazı insanlar hava kabarcıklarını akvaryuma görsel bir doku katmak amacıyla isterler. Zeminden yükselen kabarcıklar orjinal bir görüntü sağlar. Çeşitli oyuncaklar ; değirmen ,deniz kızı ,hazine sandığı gibi hareket edebilmek için hava motorunun sağladığı havaya ihtiyaç duyarlar.




Filtrasyon / Temizlik

Kum altı filtreleri ,sünger/pipo filtreler ,dip çeken mekanizmalar hava pompası olmadan işlev yapamazlar. Sisteme giren hava kabarcığı yukarı çıkarken bir miktar suyu da kendiyle taşır. Bunun miktarı hava pompasının gücüne ve kabarcığın büyüklüğüne göre artar / azalır. Dip sifonlarındaki mantık ; hava borulardan geçerken kendiyle beraber çektiği suyun içindeki partikülleri taşıdığı son noktadaki süngerin veya ince filenin üzerine bırakır. Gözeneklerden geçemeyen partikül ,kaba pislik filtrede kalırken mekanik olarak temizlenen su akvaryuma döner. Sünger filtre ve pipo filtrelerdeki mantık ise ; hava borudan yukarı çıkarken sünger üzerinden aldığı suyu geri akvaryuma dönderir. Süngerden geçerken takılan partiküller zamanla bakteri ortamı oluşturup biyolojik döngüye katkıda bulunurlar.Üzerinde oluşan canlılık balık yavruları,karidesler gibi canlılarınıza da ara öğün olur. Kumaltı filtrelerin ise daha çok bitkili akvaryumlara faydalı olduğunu düşünüyorum. Kumun altında hava basıncıyla çekilen su, kaba pisliği kumun içine çeker. Etrafta uçuşan partikul azalır,kum içinde oluşan biyolojik ve kimyasal ayrıştırma bir nebze olsun temizliğe katkıda bulunur ve bitkisel ortamlarda kökten alınan besin miktarıysa bu sayede artırılmış /güçlendirilmiş olur.

Protein Skimmer:

Bazı tip protein skimmerlar hava kabarcığı sayesinde sudaki besin ve organik atıkların temizlenmesini sağlarlar. Bu tür protein skimmerlar tahta hava taşı kullanarak çıkardığı hava kabarcığı boyutunu inceltip ayrıştırmaya ciddi anlamda destek olurlar.

Hava pompasıyla kullanılması gereken bazı parçalara değinecek olursak;
Hava hortumu illakidir. Havayı ancak bununla akvaryuma yollayabiliriz Hava taşı ,fitrasyon malzemesi,görsel herhangi bir öğe alarak hangi amaçla kullanacaksak gelen havayı ona göre şekillendiririz. Çek Valf olması gereken başka bir parçadır. Elektrik kesildiğinde kaybolan basınçla hortuma tersine itilen su bazen pompaya kaçıp cihaza arıza verdirebilir veya elektriksel sorunlara yol açabilir. Çek valf sayesinde havanın gidiş yolu rahat ,dönüş yolu ise nerdeyse kapalı bir sisteme dönüşecek ,suyun geriye kaçma olasılığı kalmayacaktır. Çekvalflerin bazıları gelen ve giden havaya fazlasıyla direnç gösterebilir,buna bağlı havanın debisini kesecek ,ya hiç hava geçirmeyecek yada istediğimiz oranın altında hava gönderecektir. Alırken elinizdeki pompanın muayidilleriyle test etmenizi tavsiye ederim. Eğer akvaryumun birkaç noktasından hava vermek ihtiyacı varsa T ,+ bağlantılar veya çoklu hava musluklarından edinmeniz gerekir. İçerde hava hortumu kalabalığı yapmamak için se hortum vantuzlarından edinmelisiniz. Eğer hava motorunuz çok ses yapıyorsa cam elyafı denilen malzemeye sarmanız oluşan titreşimi azaltacağından ,kulağınızı bir nebze olsun rahatlatacaktır. Alternatif bir yöntemde ip yardımıyla pompayı bir yere asmaktır. Havada daha az ses çıkarıyorlar

Oku

Akvaryum Balıkları, Türleri, Seçimi ve Uyumu

Akvaryum Balıkları, Türleri, Seçimi ve Uyumu

Üçte ikisi sularla kaplı dünyamızda yaşayan canlıların büyük çoğunluğunu
oluşturan balıklar,insanoğlu için her zaman vazgeçilemeyen bir varlık
olmuştur.Dünya üzerindeki suların ne denli çok olduğu düşünülürse,balık
türlerinin de o kadar fazla olması yadırganacak bir durum
değildir.Okyanuslarda yaşayan balıklardan derelere hatta su
birikintilerine kadar binlerce balık çeşidi vardır.Akvaryumlarla
ilgilenen bizler bu zengin çeşit içerisinde çok küçük sayılabilecek bir
bölüm ile ilgilenmemekteyiz.
Akvaryumlarımızda beslediğimiz balık çeşitleri
teknolojinin ilerlemesiyle artmıştır.Bundan 50 yıl önce bir kaç
tür balık tanklarda yaşatılabilirken şu an neredeyse tüm
balıklar uygunluğuna göre tanklarda bakılabilmekte fakat
sitemizin hedef aldığı kesim Türkiye'de ev ortamında bakılan
balıklar olduğu için bu kriterlere uygun balıklar anlatılacak ve
yaşatma şartları ele alınacaktır.

Buna göre akvaryumlarımızda bakılabilecek balık türlerine kısa bir
bakış yapalım;

Tatlı Su Balık türleri




Kedi Balıkları(Catfishes):

Ağız yapıları alta dönük,zeminden
yemlenen balıklardırlar.Ağızları çevresinde sayıları 4 ile 8
arasında değişen duyargaları vardır.Hemen hemen her akvaryumda
kullanılabilirler.Kedi balıkları hakkında genel kanı çöpçü
olduklarıdır fakat zeminde olanca güçleriyle yem arayışları
onların her bulduklarını yediklerini ve bir temizlik aracı
olduklarını göstermez.Kedi balıklarının bu çabası tamamen yem
içindir ve akvaryumunuzda oluşan pislikleri temizlemezler sadece
fazla atılan yemlerin onlar tarafından tüketileceğinden emin
olabilirsiniz.

Kedi balıkları genel olarak renksiz balıklardır fakat bu sınırlı renk
çeşidi içerisinde vücutlarındaki benek ve desenleriyle çok hoş
çeşitleri de vardır.


Tetralar(Characins):

Gerçek bir balık görüntüsündedirler.Pulları parlak ve renkli ve dişlidirler.Orta
sularda yemlenen bu balıkların ağızları da buna uygundur.2-3
cm.lik küçük türleri olduğu gibi 25-30 cm. e kadar büyüyen
türleri de vardır.Hareketli ve göz alıcı renkli neon Tetralar
yanında vahşi piranhalar da bu türdendirler.Çoğunlukla Güney
Amerika kökenlidirler.




Barblar(Cyprinidae):

Çoğunlukla Tetralar la karıştırılan bu
balık grubu da Tetralar gibi parlak pullu ve hoş
balıklardırlar.Bu balıkların en belirgin özellikleri adipoz
yüzgeçlerinin bulunmamasıdır.Bir çoğunda göze çarpmayan ağız
uzantıları vardır ve dişsiz balıklardır.




Canlı Doğuranlar(Poecilidae):

Boyları genelde 6 cm. den fazla
olmayan balıklardırlar.Yumurtaları anne karnında çatlayarak
dışarıya atıldığı için canlı doğuran olarak
adlandırılırlar.ağızları su üstünden yemlenmeye uygun olarak
kafalarının üst kısmana doğrudur.Sırt yüzgeçleri vücutlarını
arka kısmına doğrudur ve adipoz yüzgeçleri yoktur.



Goldfish: Japon balığı

Akvaryumculuğun başlamasına neden olan balıklar
diyebiliriz bu türe.Çinlilerin 11.yy dan bu yana besledikleri ve
geliştirdikleri bu balıklar bu gün çok farklı türe sahiptirler.





Chiclidler:

Bir çok türü olan chiclid balıkları balık türleri
içerisinde bu yönleriyle en karmaşık ve en ilginç
balıklardandırlar. Dışsal ağızlı parlak renkli kimi zaman
çizgili olan bu balıklar farklı üreme özellikleri gösterirler.
Amerika gölleri ve Afrikanın Malawi, Tanganyika ve victoria göllerinde yaşayan cichlid balıklarının en yaygın olanı malawi gölü balıklarıdır. Aşağıdaki tabloda en popüler olan türlerini görebilirsiniz.





Labirentliler(Anabantoids):

Afrika ve Asya kökenli bu
balıklar durgun sularda yaşamalarından ve havadan da direkt
solunum yapmalarına yarayan labirent organlarının olmasından
dolayı bu adı almışlardır.Asya kökenlilerinin sırt yüzgeçleri
gösterişlidir.Üremeleri ilginç ve zevkli bir balık türüdür.




Killifishes:


Kısa ömürlü küçük balıklardırlar.Sezonluk balık
da denilir.Yaşadıkları ortam yok olduğunda bu balıklarda yok
olurlar,yaşam alanları canlandığında çamur içerisine bırakılan
yumurtalardan yavrular çıkar ve nesil kendisini devam ettirir.

Balıklar Arasında Uyumluluğu Gösteren Tablo-(Tıkla Büyüt)



Balık seçimi ve uyumlu balıklar


Kombinasyonlar:

Eğer akvaryumda balıklar arasında huzur yok ise tahmin edemeyeceğiz ve önüne geçemeyeceğiniz sorunlar sizi bekliyor demektir.

Beslediğiniz balıklar tatlı su balıkları olmasına rağmen, iyi bir seçim yapılmazsa kendi aralarında uyumsuzluklar görülür. Her tatlı su balığı aynı akvaryumda beslenemez.

Balık seçimi


Balık seçiminde dikkat edeceğiniz en önemli ilk konu su şartlarıdır, önceki makalelerde okudugunuz gibi su değerleri besleyeceginiz ve bir arada tutacagınız balıklarla uyumlu olmalıdır.

Akvaryum balıklarında davranışlar ve kendilerini koruma farklılıkları:


Tatlı su akvaryum balıkları, yaşadığı doğal alanın da verdiği kendilerine has karakterlere sahiptirler. Bazı balıklar çiftleşmede çift tutarlar ve kendilerine bir bölge seçerler aynı zamanda orayı korurlar. Bir cok balık ise sakin davranışlarıyla kendi hayatlarını sürdürürler. Bazı balıklar ise çok heyecanlı ve korkak bir davraniş sergilleyerek saklanma ihtiyacı duyarlar.

Akvaryum balıklarında yüzme hızı ve yüzme seviyeleri:


Her tatlı su balığı kendi yüzgeç ve gövde yapısının kendisine verdiği imkan içerisinde akvaryumda aynı hızda yüzmez. Ve aynı su seviyesinde yüzmezler. Eğer her balık aynı su seviyesinde yüzseydi akvaryumda bir kaos ve görsel bozukluk olurdu.

En az beşlik gruplar halinde tutulan balıkların bir çoğu sürüler halinde yüzerler, örneğin kardinal neon tetra balıkları gruplar halinde yüzerler. şunu da hatırlatayım akvaryumcudan kardinal tetra yerine, neon tetra almış iseniz; neon tetralar en az beşlik gruplar halinde tutulmalarına rağmen sürü halinde yüzmezler. Kardinal neon ile Tetra neon arasındaki fark budur. Fakat bunuda her akvaryumcu bilmez veya bilmek istemezler.

Eğer akvaryumunuzda huzur ve uyumluluk istiyorsaniz bu ip uçlarını bilmenizi tavsiye ederiz.

Önerilen Kombinasyonlar (uyumluluklar)

Önerilen balık kombinasyonları

Çok kalabalık bir akvaryumdan kaçınmak için, genellikle her üç su seviyesinde yaşayan balıklardan seçilmesi tavsiye edilir. Örneğin; lepistes, gromi, neon/cardinal tetra ve zırhlı kedi balığı - veya plati, barblar,cüce çiklit ve zırhlı kedi balığı gibi grupların seçilmesi akvaryum içinde her alanın oldukça güzel kaplanmasını sağlar. Favori olan balıklarınızla beraber, bristlenose kedibalığı (Ancistrus dolichopterus) ve cüce vatoz (Otocinclus affinis) gibi yosun yiyen balıkları da seçmenizi öneririz.

Bu balıklar sürekli olarak akvaryum camındaki, taşlardaki ve bitkilerin yapraklarındaki yosunları kazıyarak yer. Lepistes, plati, siyah moli ve kılıç kuyruk gibi canlı doğuran balıklar da yosun yer. Süs balıklarının çoğu için sıcaklığı 25°C civarında ve pH değeri 6.5 - 7.5 arasında olan su uygundur.

Canlı doğuranlar

Bu tür balıklar akvaryumun üst seviyelerinde yüzerler ve barışçıl balıklardır. Lepistes ile yaşayan balıklar başlığında da düşünebiliriz.

Tetralar

Bunlar bir arada tutabileceğiniz en göz alıcı balık türlerinden biridir. Akvaryumun orta seviyelerinde mutlu olan bu tür uyumlu bir davranır sergiler. Ve canli doguranlarla uyumludurlar.

Oku