Tatlı ve tuzlu su balıklarında bu parazitle ilgili en büyük problem, hastalığın ölümden önceki son safha olan, solunum güçlüğü döneminde fark edilmesidir. Bu genellikle balığın yüzeyde zorlukla solunum yapmaya çalışırken akvaryumun dibinde yana yattığı zamandır. Bu ilerlemiş aşamada balığı kurtarmak zordur. Ancak bu durumda gerekli önlemler alınırsa diğer balıklara parazitin bulaşması engellenebilir.
Parazit balığın derisine saldırır diğer sevdiği yer ise solungaçlardır. Bu parazitler hücrelerin epitel tabakasını veya solungaçların hassas dokularını yerler ve onları yok eder. Parazit olgunlaştığında tatlı ve tuzlu su balıklarındaki beyaz benekte olduğu şekilde balığı bırakır. Oodinium pillularis bir çeşit klorofil içerir. Bu parazite altın veya pas tozu rengi verir ve bitkilerde olduğu gibi fotosentez yapar. Diğer taraftan parazit bunları balığa zarar vererek yapar. Balıktan düşmeden önce kendini serbest yüzer hâle getirir.
Bu parazin bulaştığı balıklar genelde akvaryum zemininde bazen yüzeyde hızlı soluma ve solunum güçlüğü gözlemlenir. Erken safhalarında balığı rahatsız eden organizmadan kurtulmak için sürtünmesi işaretlerden biridir.
Bu hastalığın en çok görünen özelliği ona pudrayla kaplıymış görünümü veren genellikle solgun veya altın sarı veya pas renkli yüzlerce benektir. Işık arkadan geldiği sürece bazen bunu görmek zordur. Bu ilerlemiş safha genelde en tehlikelisidir.
Tedavi sürecinde sıcaklığın 30 0C’ye yükseltilmesi bu parazitin ölmesine neden olabilir. Ancak bu tedavide dikkat edilmesi gerekli bir husus vardır. O da tedavi edilecek balığın yüksek sıcaklığa dayanıklı olmasıdır. Bu tedaviye destek olarak 3 gün boyunca 100 litre suya 1 gram Quinine hydrochloride kullanarak devamlı banyo yaptırılmalıdır. Aynı zamanda 24 saat aydınlatmada sağlanalarak, bu parazitin yaşam döngüsünü bozarak kendisini yakmasına sebep olacaktır.
Bakırsülfat kullanımı, 1 litre saf suya 320 mg bakır sülfat konur. Bu solüsyondan her 3,5 litre tank suyuna 1 ml kullanılır. Bir çok türün bakıra karşı toleransı farklıdır. Ayrıca suyun sertliği de bakırın etkilerinde önemli rol oynar. Yeterince sert değilse istenen etki alınamaz. Ek olarak yeni tankta uygulandığında bakır seviyesi düşme eğilimi gösterir, iyi sonuçlar bekleniyorsa bakır seviyesi kontrol edilmelidir
0 yorum:
Yorum Gönder