Akvaryum, Akvaryum Balıkları, Akvaryum Canlıları, Akvaryum Bitkileri, Balık hastalıkları, Balık Yemleri, Tatlı su akvaryumları, Tuzlu su akvaryumları, Canlı Balık Yemleri, Akvaryum Hesaplamaları

LEPİSTES ÜRETİMİ

Lepistes balıkları, canlı doğuranlar grubunun şüphesiz ki en sevilen balıkları. Her bir lepistesin kuyruk desenlerinin eşsiz olması, ucuz olması ve kolay üreyebilmesi bu popülerliğinin altındaki ana nedenlerden sadece bir kaçıdır diyebiliriz.
Elbetteki lepistesin evcil hayvan ve akvaryum sektöründeki bu popülerliği üreticilerin de dikkatini çekmiş bulunuyor. Bununla birlikte lepistesin üreme için çok kolay şartlara ihtiyacı olması, onu amatör akvaryum balığı üreticilerinin de bir hedefi haline getirmekte.
Peki ana hatları ile lepistes balığı nasıl üretilir?

Üretim için lepisteslerin seçimi

Lepistes üretmeye başlamadan önce bilmelisiniz ki yalnız değilsiniz. Bu yüzden piyasada lepisteslerinizin tercih edilmesi ve satılması için sağlıklı, canlı ve güzel bireyleri damızlık olarak seçmelisiniz. Hatta ilerleyen dönemlerde varyete üretmek gibi çalışmalara da başlayabiliriniz. Damızlık olarak seçim yaparken ise 1 dişiye 1 erkek oranını pek tavsiye etmiyoruz. Çünkü erkekler çiftleşme döneminde dişiyi kovalar ve taciz ederler. Eğer üretim tankınızda bir erkek lepistes başına 2-3 adet dişi nüfus varsa, erkeğin ilgisi daha çok dişiye dağılacak ve çiftleşme aşaması dişi balıklar için daha stressiz bir ortamda gerçekleşecektir.

Lepistes üretim tankı

25-50 lt arası tanklar lepisteslerinizi çiftleştirmek ve doğurtmak için yeterli olacaktır. Elbette ki üretim hanenizde üretimin farklı aşamalarında kullanılacak 2-3 tanka daha sahip olmalısınız. Yavru lepisteslerinizi barındıracağınız tankta ise filtrasyon için üretim tipi pipo filtreleri tercih edebilirsiniz. Bu filtreler yeni doğan yavru lepisteslerinizin akıntıya kapılarak ölmemesi için daha güvenli olacaktır. Ayrıca yavru tankınızı bol bitki ile donatmanız, yavruların kendilerini yetişkin balıklardan korumaları için yeterli bir saklanma alanı yaratacaktır.
Üretim tanklarında genellikle zemin için kum kullanılmaz. Böylece ne kadar yavrunuzun sağ kaldığını, dipte biriken dışkı ve yem artıklarını rahatça görebilir ve tankın bakımına karar verebilirsiniz. Zemin kullanımı olmayan bir tankta ise christmas moss, java fern ve anubias gibi bitkiler zemine ihtiyaç duymadığı için yetiştirilebilir. Ayrıca moss, saklanma alanı yaratmasının yanında üzerinde barındırdığı mikro organizmalar ile de yavrular için bir besin kaynağıdır.

Üreme için gerekli koşulları sağlayın

Damızlık balıklarınızı barındıracağınız tankta ideal sıcaklık 25-27 derece arası olmalıdır. Isının sabit tutulması üretim sürecinde büyük önem taşır çünkü lepistesler bakımı kolay canlılar olarak bilinse de ani ısı değişimlerine karşı hassastırlar. Isıtıcı kullanımının yanında sıcak mevsimlerde soğutucu fan da kullanmak gerekebilir. Bu durumda dijital termostat kullanarak ısıtıcı ve soğutucu fanın çalışmasını düzenleyip ısıyı sabitleyebilirsiniz. Ayrıca damızlık lepisteslerinizi bu tanka aldığınızda artemia gibi üremeyi destekleyici yemlerle besleyin.

Çiftleşme Evresi

Çiftleşme evresinde aslında tek yapmanız gereken beklemektir. Dişilerin anüse yakın bölgesinde siyah bir nokta vardır. Dişiler yumurtaları döllendiğinde bu bölge biraz genişler ve yumurtalar gözle daha kolay seçilebilir hale gelir. Elbetteki karın bölgesinin şiştiğini de fark edeceksiniz. Dişinizin hamile olduğunu anladığınızda erkek lepistesinizi tanktan uzaklaştırabilirsiniz.

Doğuma doğru


Hamile bir lepistes dişisi
Doğuma doğru gittikçe dişinin karnı şişecektir. 26 ila 31 gün süren hamilelik süresinde doğuma yaklaştıkça karın bölgesi şişerken ovalden sonra köşeli bir şekil alır. Bu şekli gözlemlediğinizde doğuma bir kaç gün kaldı demektir. Doğumun yaklaştığını dişinin hareketlerinden de anlayabilirsiniz. Dişiler doğum yaklaştığında saklanma, iştahsızlık, yediği yemi ağızdan çıkartma, ısıtıcıya yakın yerlerde yüzme gibi belirtiler gösterirler.
Doğum esnasında dişiler yamyamlaşıp yavrularını yiyebilirler. Bu durumda önceden java moss, christmas moss gibi bitkilerle oluşturduğunuz saklanma alanları önem kazanır. Ayrıca yüksek bir kurtulma oranı yakalamanın bir diğer yöntemi de yavruluk kapları kullanmak olabilir.

Doğum sonrası lepistes balıklarının bakımı

Doğumdan hemen sonra dişi balık 3-4 günlüğüne doğumun stresini atması ve fiziksel olarak kendini toparlaması için tek başına ayrı bir tanka alınmalıdır.

Yavru lepisteslerin bakımı ve beslenmesi

Yavruluktaki lepistes ve yavruları
Yavruluktaki lepistes ve yavruları
Yavru lepistesler ilk doğdukları gün yemlenmeseler de olur. İlk günlerini, doğum esnasında karınlarına yapışık kalan yumurta parçalarını kırmak ve rahatça yüzmeye başlamak için harcayacaklardır. Doğumdan sonra yumurta sarısı veya spirulina gibi mikro yemlerle yavru lepisteslerinizi besleyebilirsiniz.
Sonraki dönemde ise lepisteslerinizi canlı çıkartılmış artemia, mikro kurt ve toz yemlerle besleyebilirsiniz. Ayrıca yavruları barındırdığınız tankta haftalık dip çekimleri ve su değişimlerini aksatmamalısınız. Yemleme ne kadar az miktarda ve sık periyotlarda yapılırsa yavruların gelişimi için o kadar iyidir. Günlük 2 defa ile 7 defa arası yemleme yapabilirsiniz. Ancak aşırı yemlemeden muhakkak kaçınmalısınız. Suyu bozacak yem artıkları narin yapılı lepistes yavrularınızın kısa sürede hastalanmasına, salgın hastalığa ve ölümlere sebep olabilir. Bu yüzden yem artıklarını temizlemek için yavru lepistes bakılan tanka bir kaç adet salyangoz eklenebilir.
Yavrularınız bir buçuk, iki ay sonra cinsiyetlerini belli etmeye başlayacak; erkekler renklenmeye başlayacak, dişiler irileşecek ve üreme organları seçilebilecektir. Bu noktadan sonra eğer kontrollü bir üretim yapmak istiyorsanız dişi ve erkeklerinizi ayrı tanklara aktarmaya başlamalısınız. Ayrıca bu ayrı tankları boylandırma amaçlı tanklar olmalıdır. Uzun ve akıntılı tanklar, balıklarınızın bolca yüzerek spor yapacağı balıklarınızın gelişimini destekleyen tanklardır.

Ayrılan dişiler ve erkekler yetişkin boyutlara eriştiğinde üretim sürecini tamamlanmış olarak sayabilirsiniz. Ayrıca tankınızın yanında bir not defteri bulundurarak; hamileliğin hangi tarihte farkedildiği, ne zaman doğum yapıldığı, kaç adet yavru alındığı, ne kadar balığın yetişkinliğe eriştiği gibi süreçteki önemli parametreleri kaydederek üretim sürecinizin başarısını değerlendirebilirsiniz. Böylece daha yüksek kurtulma oranları elde ederek daha verimli bir üretim gerçekleştirebilirsiniz.

Oku

AKVARYUMA DOĞADAN BULDUĞUNUZ BİTKİLERİ EKLEMEK

Akvaryuma doğadan bulduğunuz bitkileri eklemek forumlarda sıkça tartışılan bir konu. Akvaryumcudan bitki almak yerine doğadan bitki toplayıp akvaryuma eklemek özellikle biyotop tasarımcılarının sıklıkla yaptığı bir çalışma. Ekonomik bir çözüm olduğu kadar aslında bir Ar-Ge çalışması da denebilir. Hobiye çevrenizdeki bir ortamdan bitki türü kazandırabilirsiniz. Veya zaten hobide satılan bir bitkiyi, maliyetsiz bir şekilde temin edebilirsiniz. Tabi bu işlemler sırasında doğadaki parazitleri de tankınıza taşımak gibi riskler mevcut.

1. Araştırma

Doğadan bulduğunuz bitkinin latince ismi size bitkinin gereksinimleri hakkında bir çok bilgi verebilir. Bu noktada botanik veya su ürünleri konusunda uzman bir arkadaşınızdan yardım alabilirsiniz. Eğer bulduğunuz bitki, nihai kullanmak istediğiniz tankın su şartlarında yaşayamayacak bir bitki ise bunca zahmete girmeden hemen vazgeçebilirsiniz. Yada bitkinin gereksinimleri size adaptasyon sürecinde nasıl bir yol izlemeniz gerektiği konusunda çok yardımcı olacaktır.

2. Sterilizasyon

Strelizasyon doğal ortamdan tankınıza taşınabilecek parazitleri karşı büyük önem taşır. Strelizasyon için bir çok yöntem bulunsa da bizim tavsiye ettiğimiz yöntem Permasol (Potasyum Permanganat). Permasol boyayıcı ve zehirli bir madde olduğundan evinizde çöpe atabileceğiniz bir kap bulup, içine bir miktar su koyun ve eczanelerden temin edebileceğiniz Permasol’den bir tableti suda eritin. Bunu yaparken cildinizin ve gözünüzün permasol ile temas etmediğinden emin olun.
Yaklaşık 15 dakika bitkileri bu suda beklettikten sonra, akan soğuk musluk suyununun altında bolca yıkayın ve bitkinin Permasol’den arındığından mutlaka emin olun.

3. Adaptasyon

Adaptasyon için ayrı bir tank kullanmak, ana tankınızı parazit veya permasol kalıntısı gibi risklerden uzak tutacaktır. Ayrıca adaptasyon sürecinden ana tankınızdaki canlılar etkilenmeyecektir. Adaptasyon için ilk önemli parametrenin ısı olduğunu söyleyebiliriz. Mümkünse doğadan bitki toplamaya elinizde bir termometre ile gidin ve su sıcaklığını not edin. Adaptasyon sürecine bu ısıdan başlayıp, evinizdeki akvaryumun ısısına yavaşça haftalık peryotlar ile yaklaşmaya çalışın. Bu noktada ısıtıcı kadar, soğutucu fana ve ısıyı sabitlemek için bir termostata ihtiyacınız olacaktır.
Adaptasyon tankınızın şiddeti ayarlanabilir ışıkları, CO2 takviyesi olması önemlidir. Ayrıca gübre açısından da zengin bir zemine sahip olması adaptasyon sürecini kolaylaştıracaktır.
Adaptasyonu tamamen kendi kurallarınıza göre yapacağınızı söyleyebiliriz. Çünkü burada önemli olan ışık, gübre, ısı ve CO2 parametrelerini doğal ortamdakine yakın değerlerde başlayıp, bitkinin sağlığını gözlemleyerek yaklaşık bir haftalık aralıklarla balık baktığınız tankın değerlerine çekmeniz gerekiyor. Tabi bu noktada Ph metre, TDS metre ve test kitleri size çok yardımcı olabilir.
Adaptasyon sürecinde bitkiniz yeni koşullara uyum sağladıkça form değiştirebilir. Yapraklarının şekli, rengi ve birçok farklılığı gözlemlemeniz gibi not etmeniz, fotoğraflar çekmeniz araştırmanız açısından iyi olacaktır.
Adaptasyon sürecini bitirmenizin ardından yaptığınız çalışmayı bizlerle de mutlaka paylaşın. Kim bilir belkide hobiye orijini Türkiye olan endemik bir tür kazandırmış bile olabilirsiniz.

Oku

Nat Geo Akvaryum Dünyası

Nat Geo Akvaryum Dünyası


Oku

Elma Salyangozları



Elma salyangozu beslemek için bir çok nedenimiz var. Elma salyangozları akvaryumlarımızın birinci derecede çürükçüllerindendir. Ölmüş hayvanlarımızı ,çürümeye yüz tutmuş bitki artıklarımızı ,yosunlaşmış dekor ve camlarımızı temizlemeye çalışacaklardır. Çok abartı olmamak kaydıyla balık dışkılarınıda yediklerini gözlemlemiştim. Karşılığında dışkı olarak azot ve fosfor ağırlıklı bir gübre bıraktıklarından akvaryum zemininde zengin bir katman oluşacaktır.


Dayanıklılık hususunda bundan daha iyisi yok diyebilirim. Çok düşük sıcaklıklarda bile canlılıklarını devam ettirebilirler. Çok kötü ve kokulu ortamlarda dahi yaşayabilmeleriyle ünlüdür. Elma salyangozlarınız ölüyorsa ya sıcaklık farklarının ani dalgalanması , ya da arıtma suyu benzeri içeriğinde kalsiyumdan noksan sularda barındırmanızın yan etkileridir diyebilirim. Ortamda onu taciz eden balık türleri bulunuyorsa kabuğundan rahat çıkamayacak ,haliyle beslenemeyecek ve ölecektir. Son seçenek ise bu obur hayvanlara hakettikleri öğünü vermemeniz olabilir. Yetişkin bir elma salyangozu günlük en az 1 çay kaşığı granül yemi süpürme potansiyeline sahiptir. Yeterince beslenen yetişkin elma salyangozları haftalar içinde dur durak bilmeyen yumurta yapma seranomileriyle kendini gösterecektir. Tabi üretim için gerekli su sıcaklığı 24 derecenin altına düşmemeli ve 30 derecenin üzerine çıkmamalıdır.



Su şartları bozulduğunda elma salyangozları sizi uyaracaktır. Bunu suyun yüzeyine çıkarak şnorken diye adlandırılılan uzuvlarıyla soluk alma çabalarından gözlemleyebilirsiniz. Elma salyangozları doğal olarak gelişmiş solungaca benzeyen soluk alma organlarıyla da su altında uzun süre yaşayabilirler. Ama şartlar bozulduğunda bunu mümkün kılan tek organı nefes hortumu (şnorkel) olacaktır. Normal şartlarda bu hortumlarını uzatıp hava almaya çalışırlar lakin su şartları bozuksa öbek öbek su yüzeyinde toplanıp zeminde çok az zaman geçirdiklerini görürsünüz. Bu su şartlarının asgarinin altına indiğinin en önemli ispatıdır. Acilen suyun 3 te 1 lik kısmını taze suyla değiştirmelisiniz. Eski suyu zemine yakın yerden sifonlamanız biriken nitratın önemli kısmını atmanıza olanak sağlar.

Elma salyangozunu bir çok akvarist itici bulmaktadır. Ya da bitkilere veya canlılara zarar verdikleri düşünülmektedir. Bu yanılgının tersine geniş bir habitat benzeri ortamın baş mimarlarından olduklarını söyleyebilirim. Yem artıklarını temizlemeleri de cabası. Bu sayade bozulması muhtemel bir akvaryumun kurtarıcısı rolüne bürünürler. Bol elmalı günlere…

Oku

Ciklet balığı yumurtlaması ve Yavruları

Ciklet balığı yumurtlaması ve Yavruları

Mücevher Ciklet yumurtlaması

Ciklet Balığı Kusturma

Ciklet yavruları

Ciklet yavruları




Oku

Ciklet Balıkları Çiftleşmesi

Ciklet Balıkları Çiftleşmesi

Ciklet Sarı Prenses Çiftleşmesi

Portakal Ciklet Çiftleşmesi

Yunus Ciklet Çiftleşmesi

Papağan Balığı Çiftleşmesi

Ciklet Akvaryumu

Ciklet Akvaryumu nedir


Oku

Akvaryum Sözlüğü

Sözlük

Abyssal Fishes: Okyanusların çok derinlerinde yaşayan balıklar

Acclimatization: Balığın yeni bir ortama veya farklı ilklim şartlarına adaptasyonu

Acidic (Asidik,Asidite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 70 altında olması Ayrıca suyun asidik olması aşırı yemlemeninde işareti olabilir

Actinic (Aktinik): Güneş ve benzeri ışınların kimyasal değişikler meydana getirme özelliği Güneş ışınlarının potosentez için tam bir ışık spekturumu sağlaması

Activated Carbon (Aktif Karbon): Deniz,tatlı su ve sudaki pisliklerin katı karbon tarafından absorbe edilmesi

Adipose Fin (Adipoz Yüzgeç): Kuyruk yüzgeçine yakın, önünde ve sırt yüzgeçin gerisinde bulunan küçük dolgun bir tip yüzgeç Tropheus’larda Adipoz yüzgeç yoktur, genelde yayın balıklarında görülür

Adnate: Yapışmak, birlikte büyümek

Aeration (Havalandırma): Oksijenleme amacı ile suyun hareket ettirilmesi, havayla teması

Alkaline (Alkalinite): Su içindeki hidrojen iyonlarının sayısının pH 70 üstünde olması

Air Pump (Hava Motoru): Akvaryuma hava vermeye yarayan elektrikli motor

Algae (Alg): Küf, mantar ve şapkalı mantarlarıda içeren tek hücreli mikroskobik tiplerden büyük deniz yosunlarına kadar uzunan ilkel su bitkileri

Alimentary Tract: Sindirim sistemi veya kanalı

Alveolus, Alveoli (Alveol): Akciğerlede bulunan, bal peteklerine benziyen çukurumsu hücre

Ammonia (Amonyak): NH3 Azot döngüsünün ilk adımıdır Amonyak genellikle balıkların idrarı, ölü balık ve bitki artıkları sonucu oluşmaktadır Balık ölümlerinin muhtemel sebeblerindendir Balıkların büyük çoğunluğu için çok zehirli bir maddedir Akvaryumunuzda sıfır olmasına dikkat edin

Ammonia Tower: Biyolojik filtrasyonda kullanılan, biyolojik filtrasyon malzelerinin kullanıldığı plastik bölme Su filtre malzemeleri arasından geçerken hava ile temas edip bakteriler sayesinde zehirli amonyak ve nitritin atılmasına yardım edilmesi Bu ıslak/kuru filtrelerde bakteri gelişimini hızlandırır
Amphibious (Amfibi): Karada ve suda yaşama yeteneği

Anaerobic Bakteriler: Oksijensiz ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi

Anal Fin (Anal Yüzgeç): Balığın kuyruk bölgesine yakın, üreme organları ile kuyruk arasındaki yüzgeç

Anabatoids: Atmosfer havasını soluyan balıklar, gurami,betta gibi

Aerobic Bakteriler: Oksijenli ortamlarda yaşayan bakteri çeşidi

Aragonite (Aragonit): Bazı deniz kabuklarının ve resif mercanlarının kalsiyum karbonat iskeletini oluşturan mineral

Bacteria (Bakteri): Yaşamın başlangıçından beri varolan en ilkel tek hücreli canlılar, nitrojen çevrime yardım ederler

Ballast (Balast): Floresan lambaların güç kaynağı

Biological Filtration (Biyolojik Filtrasyon): Zehirli maddelerin parçalamasıyla oluşturulan süzme süreci Bu parçalanma sürecinde yararlı bakteriler yardımı ile zararlı maddeler ayrıştırılarak daha zararsız hale getirilir, filtreler malesef zararlı maddeleri tamamen filtre edemiyor

Barbel: Bazı balıkların ağız kenarlarında bulunan duyargalar kedi balıkları,yayın balıkları ve Loache türlerinde genelde yiyecek aramak için kullanılan anten benzeri organlar

Berlin Method of Filtration: Canlı kaya ve protein skimmer kullanılarak yapılan biyolojik filtrasyon yöntemi

Bicolor: İki renkli

Brachiae: Solungaçlar, balığın solunumu ile ilgili organları

Brachiocranium: Solungaçların yapısını destekleyen kılçıklı iskelet

Brachiopoda : Saç gibi kaplı, kalp gibi atan bir beslenme organı ve sırt ile göğüs altı sübapları olan bir deniz yumuşakçası

Brackish Water (Acı Su): Tatlı su ile deniz suyu arasında kalan bir çeşit su tipi, genellikle büyük göllerin veya nehirlerin okyonuslara aktığı yerlerde bulunur, tuzluluk oranı tatlısuya göre daha azdır

Bubble Nest (Köpük Yuva): Kabaracık yuvası, labirentli balıkların yumurtalarını suyun yüzeyinde oluşturdukları kabarcıkların içene yerleştirdikleri yuva

Buccal Incubation: Yumurtaları ağızda kuluçkaya yatırma

Buffer (Tamponlayıcı): Suyun, içindeki pH değişimlerine dayanmasını sağlayan süreçtir Suyun kalsiyum karbonat içeriği ne kadar fazlaysa tamponlama kapasiteside o kadar yüksek olur

Caudal Fin : Kuyruk yüzgeçi, kuyruk

Canine (Kanin): Diğerlerinde daha uzun,büyük ve konik şekilde olan diş

Cannister Filter (Dış Filtre): Motoru ve haznesi akvaryumun dışında olan ve bir çift hotum yardımıyla suyu alıp temizleyen filtre

Carbon Dioxide (Karbon dioksit): CO2 Canlıların ürettiği atık madde, bitkilerin fotosentez için kullandıkları temel ihtiyaç maddelerinden biri

Carnivorous (Karnivor): Etçil, canlı balık avlayanlar

Caudal Penduncle: Balığın kuyruğunu gövdesine bitiştiren dar kısım

Calcium Carbonate (Kalsiyum Karbonat): CaCO3 Sert suda yüksek konsantrasyonlarda bulunan beyaz, kristalize bir mineral

Cephalic Fins: Kafanın hemen yanında bulunan yüzgeçler

Cheek: Balığın gözü ile kafası arasındaki bölge

Chemical Filtration (Kimyasal Filtrasyon): Kimyasal reaksiyonla çözümlenmiş artıkların arıtılması

Chiller (Soğutucu): Akvaryumun ısısını düşürmek için kullanılan soğutucu, akvaryum kliması

Chloramine (Kloramin): Sular idaerisinin veya belediyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki etkisi engellenebiliyor Suyu uzun süre havalandırarak dinlendirmek kloraminin etkisini azaltmak için yeterlidir

Chlorine (Klor): CL2 Sular idaerisinin veya beledeyelerin içme suyundaki mikropları öldürmek amacı ile kullandıkları kimyasal, balıklar için öldürücü olabiliyor, çeşitli su düzenleyiciler ile sudaki klorun etkisi engellenebiliyor Suyu bir süre havalandırarak dinlendirmek klorun uçması için yeterlidir

Chromatophores: Renkli pigment hücresi

Cichlid: Asya, Afrika ve Güney Amerika’ya kadar uzanan bölgede yaşayan bir tür tatlı su balığının genel adı

Cirri: Bazı soğuk su türlerinin gözünün üzerinde bulunan kısa bir organ

Coitus,Copulation: Çiftleşme

Conductivity (İletkenlik): Suyun geçirgenliği,iletkenlik

Coral Sand (Mercan Kırığı): Mercanların ezilerek kum haline getirilmesi

Cutis: Derinin iç tabakası,ikinci katmanı

Daphnia (Su Piresi): Göllerde ve havuzlarda yaşayan küçük canlılar, su piresi

Deionizer: Mekanik ve kimyasal filtrasyonda çeşme suyunu akvaryuma vermeden önce suyun temizlenmesi işi yapan aygıt, bölüm

Denitrification (Denitrifikasyon): Sudan azot ve azotlu bileşiklerin çıkarılma süreci

Detritus: Akvaryum tabanına toplanan artıklar

Diaphanous: Yarı saydam

Diatoms: İçeriği klorofil ve besleyici lipit olan, okyanus ve tatlısularda bulunan tek hücreli organizmalara verilen genel isim

Diatom Filter: Özel filtre ortamı sayesinde tek hücreli organizmaları filtre edilmesini sağlayan filtre tipi

Dorsal Surface: Balığın sırt bölgesi

Dorsal Fin: Balığın kafa ile kuyruk arasında bulunan yüzgeçi, sırt yüzgeçi

Dustus Pneumaticus: Yemek borusunu air/swim bladder’e bağlayan tüp

Ectoparasite (Dış Parazit): Balığın vücudunun dışında yaşayan yaşayan parazit

Egg-Layer (Yumurta döken): Dişi yumurtladıktan sonra döllenen yumurtalar

Egg Spots (Yumurta Beneği):Erkeklerin anal yüzgeçlerinde bulunan noktalar

Epidermis: Derinin dış katmanı, üst deri

Esophagus: Ağız ile mideyi birbirne bağlayan tüp

Eye in snout: İktayologların kullandığı, gözün orantılı bir şekilde adım adım ölçülmesi olarak ifade edilen bir ölçü tekniği

Fertilization (Döllenme): Sperm ve yumurtanın birleşmesi

Filaments: Sivri yüzgeç, kuyruk ucu

Fry: Yeni doğmuş veya yumurtadan yeni çıkmış yavru balık

Forehead: Kafanın önündeki eğim

Fungus: Balığın gövdesinde oluşan pamuğa benzeyen mantar

Genus: Türleri ayırt etmede kullanılan ve büyük harf ile başlayan bilimsel ifade

Gill: Solungaç, balığın solunum işlemi sırasında kullandığı organ, Sudaki O2′ni süzer

Gill Cover: Solungaçı koruyan sert, kemikli tabaka

Gonopodia: Canlı doğuranların erkeklerinin, dişilerinin içine sperm koymakta kullandığı uzun bir görünüme sahip anal yüzgeçler

Gravid: Hamile balık, yumurta dökmeye hazır dişi

Guanin: Pulların altında bulunan, ışığın yansımasını temin eden madde, genelde tatlısu balıklarında bulunur

Hard Water (Sert Su): Su içersinde çözünmüş tuz miktarının yoğun olması

Herbivore (Otçul): Besin ihtiyacını bitki ve yosunlardan karşılayan balık grubu

HO lighting: Yüksek verimli floresan lamba

Hybrid (Kırma, Hibrid): İki farklı türün çifleşmesi sonucu ortaya çıkan tür

Hydrogen Sulfide: Hidrojen sulfit

Ich, Ichtyophthirius (Beyaz Benek): Beyaz nokta olarak bilinen, tek hücreli bir parazit

Ichtyology: Balıkları inceleyen bilim dalı

Internal Filter (İç Filtre): Akvaryum içinde kullanılan filtrelere verilen genel isim, iç filtre

Invertebrates (Omurgasızlar): Omurgasız tuzlusu hayvanları

Iodine: İyot

Kalkwasser: Suda çözülmüş olarak bulunan kalsiyum hidroksit

Killifish: Yıllık balıkları olarak geçen çok değişik renklere sahip olan fakat ömürleri kısa,üremeleri emek isteyen bir tür Serkan Alasya’nın sitesinde detaylı bilgi bulabilirsiniz

Labyrinth Organ (Labirent Organı): Beta Gurami labirentli balıklarda bulunan solunum organı

Lamprey: Yılan balığı şeklinde yuvarlak ağızlı, emici bir su hayvanı

Lateral Line: Balığın her iki yanında ve deri içinde uzanan, sudaki titreşimleri sinir sistemine ileten duyu organı

Live Rock (Canlı Kaya): Canlı kaya Deniz akvaryumlarında kullanılan küçük yumuşakça ve alg’lerin işgaline uğramış normal kaya

Livebearer (Canlı Doğuranlar): Yumurtaların balığın vücuduna döllendiği ve yavrularını canlı olarak dünyaya getiren balık türü

Mechanical Filtration (Mekanik Filtrasyon): Mekanik olarak arıtma(süzme) işinin yapılması

Milt: Balıkların spermi

Mineral: Suda doğal olarak bulunan inorganik maddeler

Mouth Brooder: Yumurtalarını veya yavrularını ağızda büyütüp,barındıran balıklara verilen isim

Nacreous: İnci pulu çekirdeği

Nitrification (Nitrifikasyon): Bakteriler tarafından, zehirli amonyağın, nitrit ve nitrata dönüştürüldüğü kimyasal süreç

Nitrate (Nitrat): (NO3) Biyolojik süzme ile alınan azot bileşiği

Nitrites (Nitrit): (NO2) Süzme işlemiyle alınan amonyak ve nitrat arası bileşik

Nuchal Hump (Kafa): Erkek cichlidlerdeki geniş alın

Operculum, Opercle: Solungaç kapağı

Otoliths: Balığın işitmesini ve sesin dengelenmesini sağlayan, kulaktaki üç kemik

Ovary: Dişinin üreme için salgı yapan organı,bezesi

Overfeed: Aşırı besleme

Ovipositor: Ucu sivri tüp şeklinde olan ve yumurta bırakmaya yarayan uzuv

Ozone: Ozon

Peat (Turba, torf): Çürümüş bitkilerden elde edilen kömür, turba yosunu Suyun pH’nı düşürmek için kullanılan bir tür yosun

Pectoral Fins: Göğüs yüzgeçi

Pelvic Fins: Anal yüzgeçin önünde bulunan yüzgeç, çıkış yüzgeçi

pH: Suyun asit ve alkalitesini anlatan logoritmik ölçü birimi

Pharyngeal Teeth: Balığın boğazındaki dişler

Photosynthesis: Işık yardımı ile besin biriktirme süreçi

Piscovore: Diğer balıkları yiyen balık grubu

Planktivore: Plankton ile beslenen balık grubu

Pleco (Vatoz, vatos): Pleco veya Plecostomus

Powerfilter: İç elektrik motoru olan filtre

Powerhead: Güç kafası

Prefilter: Ön filtre

Ray: Yüzgeç zarlarını tutan sert ince kemikler

Redox: Bir su kütlesindeki azalma ve oksidasyon potansiyeli için kullanılan kısaltma Yüksek redox potansiyelli bir su berrak,iyi kaliteli ve yüksek düzeyde O2′e sahiptir Düşük redox potansiyelli bir su ise düşük kalitesi ve yetersiz düzeyde O2 içerdiğini gösterir

Reverse Osmosis: Çeşme suyunu arıtma yöntemlerinden biri

Phosphorous (Fosfor): Fosforlu Deniz akvaryumları için önemli trace elementlerden biridir Genetik madde bloklarının inşasında ATP (adenosine triphosphate) oluşumuna yardım eder

Plankton: Besin zincirindeki en ufak ve ilkel yaratıklar

Protein Skimmer: Protein toplayıcısı, deniz akvaryumlarında, elektrik yüklü, aktive edilmiş bir köpük oluşturarak sudan atık maddeleri toplayan bir çeşit filtre

Salt (Tuz): Anyon ve katyonların genel adı

Saggita: Kulaktaki en büyük otolith

Scale: Pul

Scalpel: Cerrah balığının sırtındaki dikenler

School (Sürü): Aynı tür veya cins balıkların grup halinde bir arada yüzmeleri

Scute: Yayın balıklarının sert sırt pulu

Sediment: Akvaryum tabanında biriken atıklar,yem,bitki,ölü balık, tortular

Shaol: Aynı türden balıkların bir arada bulunması

Shimmies: Üşüyen balıkların hareketsiz, yan yana durmaları

Silicon (Silikon): Silisyum, deniz sistemlerindeki eser elementlerden biri

Soft Water (Yumuşak Su): Su içersindeki çözünmüş tuz miktarının çok az olması

Spawning: Yumurtlamak

Species: Tür, cins

Specific Gravity (Öz Ağırlık): Saf suya göre, bir sıvının yoğunluk oranı

Strain: Aynı özellikteki balıklar,türdeş

Strontium: Mercan resiflerinin büyümesi için gerekli temel elementlerden biri

Subspecies: Alttür

Substrate (Substrat): Akvaryum tabanında kullanılan çakıl,mercan kırığı,midye kırığı,nehir kumu Alt tabaka,alttaş

Substratum: Doğada tabanda bulunan maddelerin(çakıl,mercan,kum)farklı katmanları

Swim Bladder,Air Bladder: Balığın suyun içersinde dengede durabilmesini sağlayan içinde gaz dolu olan organ

Trace Elements (Eser Elementler): Tatlısu ve tuzlu su akvaryumlarında gerekli olan birçok elemente verilen genel isim, çok az miktarda bulunur, kalsiyum, stransiyum, iyot, ozon, kobalt, demir, bakır, selenyum

Trickle Filter: Bölmelerde biyolojik filtrasyon malzelerinin kullanıldığı, suyun filtre malzemeleri arasından geçerken hava ile temas edip yararlı bakteriler sayesinde zehirli amonyak ve nitritin atılmasına yardım edilmesi Bu ıslak/kuru değişim filtrelerdeki bakteri gelişimini hızlandırır

Tubercle: Tatlısu balıklarının solugaç kapaklarında görünen küçük beyaz sivilce benzeri kabarcıklar

Turbulence: Hızlı ve güçlü su hareketi

Ultraviolet Sterilizer (UV): Zararlı bakteri ve mikro organizmalardan UltraViole ışığı kullanarak arıtma yöntemi

Undergravel Filter: Tabanda oluşan pisliklerin, çakılların altındaki tabla aracılığı ile temin edilen süzme yöntemi

Ventral Fin (Ventral Yüzgeç): Karınaltı yüzgeçi

Ventral Surface (Karın Bölgesi) : Balığın midesinin ve üreme organlarının olduğu bölge

Venturi: Silindirik bir yapıya sahip olan, havanın suyun içinden hızlı bir şekilde geçtiği popüler bir protein skimmer dizaynı

VHO Lighting: Yüksek verimli floresan ışığı Bu tip ışıklar özel balats ile kullanılır ve geniş spektrumda ışık verir

Wet/Dry Filter (Islak Kuru Filtreler): Islak/Kuru filtre, bölmelerinde biyolojik filtrasyon malzelerinin kullanıldığı, suyun filtre malzemeleri arasından geçerken hava ile temas edip yararlı bakteriler sayesinde zehirli amonyak ve nitritin daha hızlı atılmasını sağlayan filtre tipi

Zeolite (Zeolit): Amonyağı kendi üzerinde toplayarak akvaryumdan atılmasını sağlayan madde, sadece tatlısu akvaryumlarında kullanılır

Oku